YÜZ İMPLANTLARI
Doğuştan veya travma sonrası yüz kemiklerinde çökmeler ve asimetriler görülebilir. Bu deformiteleri düzeltmek için bazı implantlar kullanılabilir. Elmacık kemikleri ( zigoma), üst çene kemiği ( maksilla), alt çene ( mandibula) ucu ve köşesi ile burun sırtı en sık uygulanan bölgelerdir. Estetik amaçla kullanılabileceği gibi eksik kemik doku restorasyonu için de kullanılabilir.
Bu amaçla PTFE ( politetrafloroetilen), goretex veya silikon protezler kullanılır. PTFE implantlar vücut dokuları ile uyumlu olup özel dokulu gözenekli yapısı sayesinde zamanla vücudun kemik dokusu ile bütünleşmektedir.
Ameliyat genel anestezi altında yapılır. Ağız içi veya burun içi kesilerle deforme alana ulaşılır, uygun şekil verilen implant dikiş ya da vida kullanılarak alıcı alana sabitlenir.
Doğru uygulanıldığında son derece başarılı sonuçlar veren implant uygulanmasında enfeksiyon en önemli risklerdendir. İmplantın çıkarılması ile sonuçlanabilir. Bunların yanında kanama, hematom oluşması, düzensizlik görülebilen diğer komplikasyonlardır.
YÜZ GERME (FACE LİFT) AMELİYATLARI
İnsanlar yaşlandıkça yüz bölgesinde bazı değişiklikler olur. Aslında çoğu zaman, yaşlanmanın ilk belirtileri yüz bölgesinde fark edilir. Yaşlanma yanında, güneş ışığı ve yerçekimi, etkilerini yüz bölgesinde gösterir.
Kas tonusu azalması nedeniyle kas ve cilt sarkmaları özellikle çene ve boyun bölgesinde oluşur. Cilt kuruluğu oluşur ve cilt parlaklığını yitirir. Ciltaltı yağ dokusunda azalma ve diğer yumuşak dokularla birlikte sarkma olur. Deri bollaşır, buruşmalar ve elastikiyeti azalarak sarkmalar oluşur. Cilt kırışıklıkları artar. Yüz kaslarının yıllardır çalışması sonucu ciltte çizgiler oluşur. Kolajen ve elastin lif üretimi azaldığından cilt diriliği ve elastikiyeti azalır. Ciltte yeni hücre değişim hızı yavaşlar.Özellikle güneş ışığına daha çok maruz kalan bölgelerde bu değişimler daha çok gözlenir; yorgun, yaşlanmış ve üzgün yüz görünümü izlenebilir.
Yüzde şu deformiteler izlenebilir:
-Alında ve alt göz kapağında derin çizgiler
-Kaş seviyesinde düşme
-Gözkapaklarında sarkma
-Orta yüz ( elmacık kemiği üzeri ve burun yanları) bölgede sarkma
-Burundan dudak köşesine derin çizgi
-Çene altında gıdık(gerdan)
-Boyunda çift çene görünümü
Yaşlanmanın etkilerini durdurabilmek mümkün değildir. Yüz germe ameliyatları yaşlanmanın etkilerini geriye almak ve daha sağlıklı, dinç ve genç yüz görünümüne sahip olmak için yapılır.
Aslında yüz germe (face lift) ameliyatları, tek başına sarkan cildi germe ameliyatı ya da kırışıklıkları düzeltme ameliyatı ( ritidektomi) değildir. Yüzde oluşan deformitelerin, cilt yanında yağ doku ve kas doku gibi diğer yumuşak doku elemanlarına da uygulanan cerrahiyle 3 boyutlu olarak ‘ yüz gençleştirme’ ameliyatıdır. Amaç yer değiştiren dokuların, gençlikte bulunduğu normal pozisyonlarına taşınarak sağlıklı ve genç görünümün sağlanmasıdır.
Yüz germe daha çok kadınlar tarafından talep görmesine rağmen, özellikle yeni bir işe girme isteği olan ileri yaş erkeklerde de tercih edilmeye başlanmıştır.
Ameliyat genel anestezi altında ya da lokal anestezi ve sedayon ile yapılabilinmektedir. Yapılan ameliyat tekniğine göre 1 ya da 2 gece hastanede yatış gerekebilir. Dikişler 7 gün sonra alınır ve hasta kontrollerde izlenir. Ameliyat tekniğine göre iyileşme süresi farklılık göstermektedir. Ortalama 1 hafta ile 4 hafta arası işe dönüş süresi mevcuttur. Bazı ameliyatlarda tüm şişliklerin geçmesi ve yüzün oturması 3-4 ayı alabilir. Yüz germe ameliyatlarında alın germe, kaş kaldırma, göz kapağı estetiği, boyun germe, liposuction ve yağ enjeksiyonu birlikte uygulanabilir.
Hangi hastalarda yüz germe uygun değildir?
-Gerçek dışı beklentileri olanlar
-Ameliyata engel ciddi hastalıkları olanlar
-Kan sulandırıcı ilaçlar kullananlar (Aspirin, Kumadin…)
-Sigara kullananlar
Ameliyat öncesi;
-Hastalar tıbbi muayeneden geçirilir.
-Alkol ve sigara kullanımı en az 2 hafta önce kesilmelidir.
-Kan sulandırıcı ilaçlar, E vitamini ve multivitaminler en az 10 gün öncesinden kesilmelidir.
-500-1000 mg C vitamini 3 hafta öncesinden başlanır.
Ameliyat sonrası;
-Ağrı kesiciler verilir.
-Dik yürüme ve aşağı doğru bakmama önerilir.
-En az 1 hafta daha alkol, sigara, E vitamini kullanmayınız.
-2 hafta daha ağır egzersiz, cinsel aktivite, ağır kaldırma illerinden kaçınınız.
-1 hafta araba kullanmayınız, uçakla yolculuk yapmayınız.
- 6 hafta diş hekimi muayenesine gitmeyiniz.
- En az 2 ay güneş ışığından korununuz.
-Ameliyattan 2 gün sonra yıkanabilirsiniz
Yüz germe ameliyatları riskleri;
-Kanama ( hematom)
-Ağrı
-Enfeksiyon
-Kötü yara iyileşmesi
-İstenmeyen yara izleri
-Anestezi riskleri
-Ciltte his problemleri
-Yüz siniri zedelenmeleri
-Yüz asimetrisi
-Cilt kontur problemleri
-Saçlı deri seviye farkları
-Saç dökülmesi
-Cilt altı sıvı birikmesi
-Ek cerrahi girişim ihtimali
-Derin ven trombozu, kardiyopulmoner problemler
Estetik müdahaleler açısından yüz 3 bölgeye ayrılır.
1-Üst yüz: Alın ve kaşlar
2-Orta yüz: Yanak, burun ve gözler
3-Alt yüz: Ağız, çene ve boyun
Bu bölgelerdeki deformitelere göre farklı cerrahi seçenekler uygulanır.
Yüz Germe Ameliyat Yöntemleri
*Traditional (Klasik) yüz germe:
Kulak
önü favoriler, kulak kıvrımları, kulak lobül ( meme) etrafından kulak
arkası ve saçlı deriye uzanan kesi ile yüz bölgesi cilt altında ulaşılarak yüz,boyun ve çene bölgesi cilt gevşekliği germe ve sonrası fazla cilt alımı ile giderilir.Cilt altındaki yağ doku pozisyonu düzeltilir veya fazlalık alınır.
*Alt (Standart) yüz germe:
Traditional yüz germedeki bir kesi ile boyun ve çene bölgesi gevşeklik ve sarkma düzeltilmesi planlanılan bir yöntemdir. Yüzün alt 1/3 bölgesi hedef alınır.
*Endoskopik yüz germe:
Daha
küçük kesiler kullanılarak uzun ince aletler ve kamera ile dokuların
gözlemlenmesi ve ameliyatın yapılması prensibine dayanır. Daha küçük iz
kalması veya hiç iz kalmaması avantajıdır. Fakat bu yöntem cilt fazlalığını tek başına gideremez. Genelde üst yüz ve alın germe prosedürleri için kullanılır. Orta yüz germe için de kullanılır.
*Ortayüz germe:
Göz altı ve yanak bölgeleri düzeltmek için uygulanır. Bu bölgedeki sarkmış yağ dokusu ve diğer dokuların yerini gençlikteki bölgelerine taşımayı amaçlar. Alın, üst göz kapağı, boyun bölgeleri yaşlanmaya deformiteleri düzeltemez.
*Periostaltı yüz germe:
Yüz kemikleri üzerindeki derin dokuların pozisyonlarını düzelterek kemik ve yumuşak doku ilişkisini yeniden sağlanır. Yüzdeki dokuların kemik doku üzeri periost denileN zar ile birlikte kemik dokudan ayrılarak yapıldığı yüz germe tekniğidir. Bazı cerrahlarca uzun dönemde daha başarılı ve kalıcı sonuçlar verdiği, komplikasyon riskinin daha az olduğu düşünülmektedir. Orta yüz bölgesi hedef alınır.
*Derin plan yüz germe:
Orta yüz, yanak alt göz kapağı deformiteleri düzeltmeyi amaçlar. İyileşmesi daha uzun süren ve komplikasyon riski daha fazla olan bir yöntemdir.
*Kompozit yüz germe:
Cilt , ciltaltı, kas ve yağ dokuları bütünlük halinde tek bir yapı şeklinde gerilmesi planlanır. Standart yöntemlerle düzeltilemeyen elmacık kemik üzeri yağ yastıkçığı sarkması ve burun kenarı derinleşmiş oluk bu yöntemle düzeltilebilir. Orta yüz bölgesi yaşlanmada etkilidir. İyileşme süresi daha uzundur.
*SMAS (Süperfisyal musküloaponörotik sistem) yüz germe:
Ciltaltında yüzün derin yapılarını saran zar-kas bileşimi bir dokunun sıkılaştırılması prensibine dayalıdır. Burun kenarından dudak köşesine uzanan çizgisi derin olan hastalarda başarılı bir tekniktir. Orta yüz bölgesinde etkili değildir.
*Tam yüz germe:
Alın, üst ve alt göz kapakları, orta yüz, alt yüz, dudaklar ve boyun bölgesi gençleştirmek için yapılan ameliyattır.
*Mini yüz germe:
Küçük kesilerle ciltaltına ulaşılarak sadece cilt dokusu gerilmesi yapılır. İyileşme süresi kısadır. Kaşlara bir etkisi olmaz. Ciddi yüz sarkıklarında başarılı olmaz.
*MACS (Minimal Access cranial suspension) yüz germe:
Klasik yönteme göre daha kısa kesilerle cilaltı dokulara ulaşılarak askılarla yüz germe ve ciltaltı dokuların yer değiştirildiği bir yöntemdir.
*S-LİFT:
Kulak önünde daha kısa S harfi şeklinde
bir kesi ile yapılan yüz germe ameliyatıdır. Cilt ve cilaltı doku
diseksiyonu sonrası SMAS doku askısı yapılır. Daha çok alt yüz
bölgesinde var olan deformiteye yönelik cerrahidir.
*Quick Lift:
S lift modifikasyonudur. Ciddi deformitelerde başarılı değildir.
Günlük hayatımızda, insanlarla yüz yüze geldiğimizde en çok dikkat çeken bölgemiz yüzün tam ortasında bulunan burundur. Estetik olarak çok önemli bir organ olan burun, nefes alma, koku alma, solunan havanın nemlendirilmesi, ısıtılması, solunan havadaki yabancı partiküllerin filtrelenmesi ve sesimizin bize özgü olması fonksiyonları sağlaması ile hem estetik hem de sağlık açısından son derece önemlidir.
Sonradan olan burun travmaları sonrası ya da genetik olarak, burun şeklinde bozukluk, eğrilik, darlık olabilmektedir. Şekil bozuklukları, nefes alma, uyuma gibi normal fonksiyonları etkileyebildiği gibi bir başkasıyla konuşurken burnunuzu incelediği , burnunuzun çirkin olduğu ve yüzünüzle uyumlu olmadığı, gün içinde sık sık aynada burnunuzu inceleme ihtiyacı durum veya hisleri yaratabilir. Bu durum ve düşünceler insanların günlük hayatında ciddi zaman kaybı , konsantrasyon eksikliği ve mutsuzluk yaratabilir. Normallik ve güzellik algılarının değişmesi ve gelişmesi ile rinoplasti ameliyat isteğini arttırmaktadır.
Burun dokusu dışta cilt, alın bölgesiyle birleştiği yerde nazal kemikler, uç kısım şekil oluşmasını sağlayan kıkırdaklar ve içte buruna destek sağlayan ‘septum’ denilen kıkırdak-kemik yapı, içeride de mukoza yapısından oluşur. Bu yapılardaki bozukluklar nedeniyle çeşitli bozukluklar olabilir ve ameliyat planı deformitenin olduğu yapıya göre planlanır.
Burnun dış kısım şekil bozukluğu mevcutsa, sadece estetik amaçlı olan ‘rinoplasti’ ameliyatı, iç kısımdaki septumda problem varsa daha çok fonksiyonel olana; yani nefes alma problemlerini düzeltmeye yönelik ‘septoplasti’ ameliyatı, nefes alma sırasında burun kanatlarında yapışarak nefes problemi oluyorsa ‘ nazal valf’ cerrahisi, burun içinde et denilen konka dokularda nefes sıkıntısına yol açan büyüme mevcutsa ‘ nazal konka cerrahisi’ , septumda sağdan sola delik varsa ‘ septal perforasyon onarımı’ uygulanır. Fakat hastaların çoğunda burun iç kısım ve dış görüntü problemleri birlikte izlendiğinden bu ameliyatlar aynı seansta birlikte yapılır.
Burundaki yapılar birbiri ile bağlantı içinde olduğundan, birinde olan deformite diğerlerine de yansımaktadır. Birbirine yaslanarak devrilen domino taşları gibi pek çok deformite aynı anda izlenmektedir. Sadece tek bir yapı göz önünde bulundurularak yapılan cerrahi genelde diğer deformitenin ön plana çıkmasına belki de kötüleşmesine sebep olabilir. Bu nedenle burun iç ve dışı bir bütün şeklinde değerlendirilmeli ve cerrahi tedavi bütün olarak aynı seansta gerçekleştirilmelidir. Örneğin burun dışında bulunan bir eğrilik, içindeki septum denilen kıkırdaktaki eğrilikle beraberdir. Bu eğrilik burun deliklerinde sıklıkla konka büyümesi de yapar. Böyle bir hastada ‘septorinoplasti ve konka cerrahi’ aynı seansta yapılmalıdır. Zaten tek başına dış eğriliğin düzeltilmesi, burun içindeki septum düzeltilmeden mümkün de olmamaktadır.
Kapalı burun ameliyatlarında ise burun deliklerinden içeri girilerek bazı noktalarda mukozada kesiler yapılarak burun içi yapılara ulaşılır ve ameliyat yapılır. Burun dış kısmında kesi ve dikiş olmayacağı için iz kalma riski yoktur. Bu açıdan hastalar tarafından daha çok tercih edilmektedir. Ameliyatta seçilecek teknik hastadaki deformiteye, hastanın tercihine ve cerrahın tecrübesine göre değişmektedir.
Burun ameliyatları, lokal anestezi altında da yapılmasına rağmen hasta konforu açısından genellikle genel anestezi tercih edilmektedir. Ameliyat deformitenin durumuna göre 30 dakika ile 2 saat arası sürebilmektedir. Ameliyat sonrası genelde hastanede kalmak gerekmese de hekim ve hastalar 1 gece hastanede gözlem altında bulunmayı tercih etmektedirler.
Ameliyat sonrası bulantı, kusma, ağrı sıklıkla görülen durumlardır. Burun içinden bir miktar sızıntı da normal olarak izlenir, telaş edilecek bir durum değildir. Enfeksiyon ve septal hematom denilen durumlar da hiç yok denecek kadar nadir izlenebilecek komplikasyonlardandır.
Ameliyatta düzeltilen cilt, kıkırdak ve kemik dokuların miktarı ve yapılan işlemin kapsamına göre ameliyat sonrası göz ve burun etrafı şişlik ve morarma olabilir. Morluklar ve şişliklerin çoğu 7-10 gün arasında geçmektedir. Hastalar 1 hafta içinde işlerine dönebilirler. Fakat burun üzeri şişliklerin geçmesi daha uzun sürer. Bu detayları ameliyatı yapacak doktorla ameliyat önce detaylı olarak görüşmekte fayda vardır.
Özellikle rinoplasti ameliyatlarında, yeniden şekil verilen burun üzerine alçı konularak belli bir şeklide kalması sağlanır. Bantlarla yüze tutturulan bu alçı ameliyat sonrası 7. gün çıkarılır ve ince bantlarla pansuman yapılır. Şişliklerin azalması ve dokuların oturması için hastaya parmakla masaj öğretilir. İdeal olarak tüm şişliklerin geçmesi ve burun şeklinin oturması 6 aylık bir süreyi kapsar. Rinoplasti ameliyatları sonrası en az 6 ay boyunca burun bölgesini her türlü darbeden korumak gereklidir.
Daha önceden başarısız burun ameliyatı olmuş ve burun içinde destek kıkırdak yapı kalmamış hastalarda ya da ciddi travmalar sonrası burun kıkırdakları çok parçalanmış hastalarda rinoplasti ameliyatı sırasında kulak kıkırdağı ya da kaburga kıkırdağı kullanılarak burun çatı, septum veya diğer noktaların yeniden oluşturulması gerekebilir. Bu karar hasta değerlendirilerek hastayla birlikte ameliyat öncesi verilir.
BURUN ESTETİĞİ ( RİNOPLASTİ, NAZOPLASTİ)
Burun estetiği,
Türkiye’de yapılan estetik amaçlı ameliyatlar arasında en ön sırada
bulunmaktadır. Artan estetik ameliyatlarla birlikte burun estetiği ameliyatlarında da ciddi bir artış bulunmaktadır. Çok yapılmasına rağmen en zor estetik ameliyatlar da rinoplasti ameliyatlarıdır. Kalıcı, estetik ve iyi sonuçlara ulaşmak yanında hastanın var olan nefes sıkıntısını çözmek ya da sonradan nefes sıkıntısı yaratmamak ana amaçtır.
Günlük hayatımızda, insanlarla yüz yüze geldiğimizde en çok dikkat çeken bölgemiz yüzün tam ortasında bulunan burundur. Estetik olarak çok önemli bir organ olan burun, nefes alma, koku alma, solunan havanın nemlendirilmesi, ısıtılması, solunan havadaki yabancı partiküllerin filtrelenmesi ve sesimizin bize özgü olması fonksiyonları sağlaması ile hem estetik hem de sağlık açısından son derece önemlidir.
Sonradan olan burun travmaları sonrası ya da genetik olarak, burun şeklinde bozukluk, eğrilik, darlık olabilmektedir. Şekil bozuklukları, nefes alma, uyuma gibi normal fonksiyonları etkileyebildiği gibi bir başkasıyla konuşurken burnunuzu incelediği , burnunuzun çirkin olduğu ve yüzünüzle uyumlu olmadığı, gün içinde sık sık aynada burnunuzu inceleme ihtiyacı durum veya hisleri yaratabilir. Bu durum ve düşünceler insanların günlük hayatında ciddi zaman kaybı , konsantrasyon eksikliği ve mutsuzluk yaratabilir. Normallik ve güzellik algılarının değişmesi ve gelişmesi ile rinoplasti ameliyat isteğini arttırmaktadır.
Burun dokusu dışta cilt, alın bölgesiyle birleştiği yerde nazal kemikler, uç kısım şekil oluşmasını sağlayan kıkırdaklar ve içte buruna destek sağlayan ‘septum’ denilen kıkırdak-kemik yapı, içeride de mukoza yapısından oluşur. Bu yapılardaki bozukluklar nedeniyle çeşitli bozukluklar olabilir ve ameliyat planı deformitenin olduğu yapıya göre planlanır.
Burnun dış kısım şekil bozukluğu mevcutsa, sadece estetik amaçlı olan ‘rinoplasti’ ameliyatı, iç kısımdaki septumda problem varsa daha çok fonksiyonel olana; yani nefes alma problemlerini düzeltmeye yönelik ‘septoplasti’ ameliyatı, nefes alma sırasında burun kanatlarında yapışarak nefes problemi oluyorsa ‘ nazal valf’ cerrahisi, burun içinde et denilen konka dokularda nefes sıkıntısına yol açan büyüme mevcutsa ‘ nazal konka cerrahisi’ , septumda sağdan sola delik varsa ‘ septal perforasyon onarımı’ uygulanır. Fakat hastaların çoğunda burun iç kısım ve dış görüntü problemleri birlikte izlendiğinden bu ameliyatlar aynı seansta birlikte yapılır.
Burundaki yapılar birbiri ile bağlantı içinde olduğundan, birinde olan deformite diğerlerine de yansımaktadır. Birbirine yaslanarak devrilen domino taşları gibi pek çok deformite aynı anda izlenmektedir. Sadece tek bir yapı göz önünde bulundurularak yapılan cerrahi genelde diğer deformitenin ön plana çıkmasına belki de kötüleşmesine sebep olabilir. Bu nedenle burun iç ve dışı bir bütün şeklinde değerlendirilmeli ve cerrahi tedavi bütün olarak aynı seansta gerçekleştirilmelidir. Örneğin burun dışında bulunan bir eğrilik, içindeki septum denilen kıkırdaktaki eğrilikle beraberdir. Bu eğrilik burun deliklerinde sıklıkla konka büyümesi de yapar. Böyle bir hastada ‘septorinoplasti ve konka cerrahi’ aynı seansta yapılmalıdır. Zaten tek başına dış eğriliğin düzeltilmesi, burun içindeki septum düzeltilmeden mümkün de olmamaktadır.
Burun Estetiği Ameliyatı Nasıl Yapılır?
Burun ameliyatları ‘açık’ veya ‘kapalı’ şekilde yapılmaktadır. Açık burun ameliyatlarında, burun deliklerini dışından ortadan ikiye ayıran ‘kolumella’ adlı yapıda cilt kesisi yapılarak burun içi dokulara ulaşılır ve septoplasti veya rinoplasti ameliyatı gerçekleştirilir. Kolumella bölgesine ameliyat sonrası dikiş atılacağından iz kalma riski mevcuttur.
Kapalı burun ameliyatlarında ise burun deliklerinden içeri girilerek bazı noktalarda mukozada kesiler yapılarak burun içi yapılara ulaşılır ve ameliyat yapılır. Burun dış kısmında kesi ve dikiş olmayacağı için iz kalma riski yoktur. Bu açıdan hastalar tarafından daha çok tercih edilmektedir. Ameliyatta seçilecek teknik hastadaki deformiteye, hastanın tercihine ve cerrahın tecrübesine göre değişmektedir.
Burun ameliyatları, lokal anestezi altında da yapılmasına rağmen hasta konforu açısından genellikle genel anestezi tercih edilmektedir. Ameliyat deformitenin durumuna göre 30 dakika ile 2 saat arası sürebilmektedir. Ameliyat sonrası genelde hastanede kalmak gerekmese de hekim ve hastalar 1 gece hastanede gözlem altında bulunmayı tercih etmektedirler.
Ameliyat Sonrası Dönem Nasıl Olur?
Ameliyattan çıktıktan sonra hastalarda ilk sıkıntı yaratan durum burun içinde bulunan, değişik özellikleri bulunabilen tamponlar dolayısıyla burundan nefes alamama, dolayısıyla ağızdan nefes alma zorunluluğu ve boğaz kuruluğu gelişmesidir. Burun içi kanamayı azaltması ve kıkırdak ve kemik yapılara destek sağlaması açısından tamponlar
önemli malzemelerdir. Bu tamponlar ameliyat sonrası 1 ile 7 gün arası
burunda kalır ve çıkarılır. Hastaların ameliyat sonrası takipte
çekindikleri en önemli pansumanlardan bir tanesi de tampon çıkarılma işlemidir. Kaliteli ve yağlı tamponların kullanılması ile hastalar bu sürecin korktukları kadar olmadığını görmektedirler. Tamponlar çıkarıldıktan sonra nefesle ilgili sıkıntılarının düzeldiğini
belirten hastalarda 1-2 gün içinde burunda yeniden tıkanma izlenebilir.
Burun içi baskı yapıcı tamponun çıkarılmasından dolayı, ameliyat
nedeniyle travmatize olan dokularda ödem, şişkinlik gelişeceğinden nefes sıkıntısı olabilir. Bu şişkinliğin geçmesi 4 haftayı bulabilir.
Ameliyat sonrası bulantı, kusma, ağrı sıklıkla görülen durumlardır. Burun içinden bir miktar sızıntı da normal olarak izlenir, telaş edilecek bir durum değildir. Enfeksiyon ve septal hematom denilen durumlar da hiç yok denecek kadar nadir izlenebilecek komplikasyonlardandır.
Ameliyatta düzeltilen cilt, kıkırdak ve kemik dokuların miktarı ve yapılan işlemin kapsamına göre ameliyat sonrası göz ve burun etrafı şişlik ve morarma olabilir. Morluklar ve şişliklerin çoğu 7-10 gün arasında geçmektedir. Hastalar 1 hafta içinde işlerine dönebilirler. Fakat burun üzeri şişliklerin geçmesi daha uzun sürer. Bu detayları ameliyatı yapacak doktorla ameliyat önce detaylı olarak görüşmekte fayda vardır.
Özellikle rinoplasti ameliyatlarında, yeniden şekil verilen burun üzerine alçı konularak belli bir şeklide kalması sağlanır. Bantlarla yüze tutturulan bu alçı ameliyat sonrası 7. gün çıkarılır ve ince bantlarla pansuman yapılır. Şişliklerin azalması ve dokuların oturması için hastaya parmakla masaj öğretilir. İdeal olarak tüm şişliklerin geçmesi ve burun şeklinin oturması 6 aylık bir süreyi kapsar. Rinoplasti ameliyatları sonrası en az 6 ay boyunca burun bölgesini her türlü darbeden korumak gereklidir.
Her şeyin abartılısı zararlı ve çirkin olduğu gibi rinoplasti ameliyatlarında da doğal dışı istek ve cerrahilerden kaçınmak gerekir. Uç kısmı aşırı kalkık, yüz yapısıyla uyuşmayan
küçük bir burunla sonuçlanan rinoplasti ameliyatları artık istenmeyen
sonuçlardır. Bunun yerine hastanın yüz kemik ve cilt yapısına uygun,
estetik ameliyat olduğu belli olmayan, tek bir elden çıkmış standart burun estetiği ameliyatı olmuş görüntüsü vermeyen daha doğal görünüm veren rinoplasti ameliyatları önerilmektedir.
‘Ameliyat sonrası burnum düşer mi?’ sorusu estetik burun ameliyatları öncesi en sık sorulan sorulardandır. Rinoplasti ameliyatlarında fazla olan kıkırdak ve diğer dokular çıkarılıp atılmamalı, özellikle burun desteği sağlayan içteki septal kıkırdak korunmalı ve gerekli olduğu takdirde kıkırdak greftler kullanılarak burun uç kısmına destek sağlanmalıdır. Böylelikle burun uç kısmında çökme izlenmemekte, daha sağlam burun yapısı oluşturulmaktadır.
Daha önceden başarısız burun ameliyatı olmuş ve burun içinde destek kıkırdak yapı kalmamış hastalarda ya da ciddi travmalar sonrası burun kıkırdakları çok parçalanmış hastalarda rinoplasti ameliyatı sırasında kulak kıkırdağı ya da kaburga kıkırdağı kullanılarak burun çatı, septum veya diğer noktaların yeniden oluşturulması gerekebilir. Bu karar hasta değerlendirilerek hastayla birlikte ameliyat öncesi verilir.
Burun Estetiği Ameliyatının Riskleri Nelerdir?
Burun ameliyatları uzun dönem görülebilecek komplikasyonlar septum perforasyonu, burun içi yapışıklık oluşması ( sineşi), nefes sıkıntısı, şekil
bozuklukları, yeniden cerrahi ihtiyacı olarak sıralanabilir. Türkiye’de
en sık yapılan estetik ameliyatlarından olan rinoplasti ameliyatları
sonrası en iyi ellerde bile cerrahi rötuş
ihtiyacı olabilmektedir. Ameliyat öncesi hastanın istekleri, cerrahi
olarak yapılabilecekler ve hastanın yüzüne yapılması uygun olan cerrahi
yöntem hakkında detaylı bilgilendirme yapılmalıdır. Hastanın
beklentilerinin gerçeğe uygun olup olmadığı iyi değerlendirilmelidir. Bu sayede hasta-cerrah iletişimi daha iyi olur ve ameliyattan beklenti ve ameliyat sonrası memnuniyet değerlendirilmesi daha iyi yapılır.
Ameliyat doğal göz kapağı çizgilerinden veya konjuktiva içinden genelde lokal anestezi ve sedasyon altında yapılır. 1-3 saat arasında süren ameliyat sonrası hastanede yatmak gerekmez. Öncesinde hastada bu probleme sebep olabilecek hastalıklar, görme problemleri, gözyaşı problemleri, göz kapağı ptozisi iyi değerlendirilmeli ve hasta bilgilendirilmelidir.
Beraberinde kantopeksi, alın veya kaş germe, malar lift, yüz germe ameliyatı da sıklıkla uygulanır. Kombine ameliyatlar daha iyi sonuçlar verebilmektedir.
Ameliyat sonrası gözkapaklarında şişlik ve morluk oluşabilir. Hastanın dik yürümesi ve ameliyat bölgesine buz tatbiki önerilir. Takriben 7-10 gün içinde şişlik ve morluklar düzelir.
Ameliyat genelde kulak arkası ya da bazen kulak iç kepçe kısımdan yapılarak kıkırdakların düzeltilmesi ve özel dikişler atılması işlemidir. Genelde dikiş yerleri gizlidir ve iz kalmaz. Dikiş alınması ihtiyacı da genelde bulunmaz. Ameliyat sonrası 3-4 hafta kadar tenis bandı kullanımı kulağın korunması ve dokuların oturması için gerekmektedir.
Estetik amaçlı yapılan bu ameliyatın işitme fonksiyonlarıyla ilgisi bulunmamaktadır. Kalıcı çözüm için en uygun yöntem cerrahidir. Yapıştırıcı kullanımı, baskı uygulama, bağlama, dikişsiz düzeltme gibi yöntemlerin hem başarı şansı yoktur, hem de zararlı olabilmektedir. Sadece bebeklerde doğum sonrası bandana kullanımının ilk 1 hafta faydası görülebilinmektedir.
YÜZÜNÜZE ESTETİK CERRAHİ MÜDAHALELER
GÖZ KAPAĞI ESTETİĞİ (BLEFAROPLASTİ)
Üst göz kapağı şişkinlik ve sarkıklığı ile alt göz kapağı şişkinliği yorgun, depresif, yaşlı bir görüntü ortaya çıkarır.Alt ve /veya üst göz kapaklarında fazla ve sarkmış cilt, kas ve yağ dokularının çıkarılması veya onarılması işlemi blefaroplastidir. Ameliyatın amacı daha genç, daha dinç, daha canlı ve çekici bakışlar oluşturmaktır.
Ameliyat doğal göz kapağı çizgilerinden veya konjuktiva içinden genelde lokal anestezi ve sedasyon altında yapılır. 1-3 saat arasında süren ameliyat sonrası hastanede yatmak gerekmez. Öncesinde hastada bu probleme sebep olabilecek hastalıklar, görme problemleri, gözyaşı problemleri, göz kapağı ptozisi iyi değerlendirilmeli ve hasta bilgilendirilmelidir.
Beraberinde kantopeksi, alın veya kaş germe, malar lift, yüz germe ameliyatı da sıklıkla uygulanır. Kombine ameliyatlar daha iyi sonuçlar verebilmektedir.
Ameliyat sonrası gözkapaklarında şişlik ve morluk oluşabilir. Hastanın dik yürümesi ve ameliyat bölgesine buz tatbiki önerilir. Takriben 7-10 gün içinde şişlik ve morluklar düzelir.
KEPÇE KULAK DÜZELTİLMESİ (KULAK ESTETİĞİ-OTOPLASTİ)
Kulak kepçesi ile kafatası cildi arası açının 25 dereceden fazla olması, bazı kulak kıvrımlarının yeterli belirginlikte olmayışı ve bazı kıkırdak dokuların fazla olması, kulakların gereğinden fazla belirgin olmasına yol açabilmektedir. Kepçe kulak deformitesi diye adlandırılan bu durum 5 yaş sonrası her yaşta düzeltilebilinmektedir. Çocuklarda doku gelişimi yeterliliği ve psikolojik gelişim açısından en uygun yaş ilkokul öncesi yaştır. Genel anestezi altında ya da erişkinlerde lokal anestezi altında yapılabilir.Ameliyat genelde kulak arkası ya da bazen kulak iç kepçe kısımdan yapılarak kıkırdakların düzeltilmesi ve özel dikişler atılması işlemidir. Genelde dikiş yerleri gizlidir ve iz kalmaz. Dikiş alınması ihtiyacı da genelde bulunmaz. Ameliyat sonrası 3-4 hafta kadar tenis bandı kullanımı kulağın korunması ve dokuların oturması için gerekmektedir.
Estetik amaçlı yapılan bu ameliyatın işitme fonksiyonlarıyla ilgisi bulunmamaktadır. Kalıcı çözüm için en uygun yöntem cerrahidir. Yapıştırıcı kullanımı, baskı uygulama, bağlama, dikişsiz düzeltme gibi yöntemlerin hem başarı şansı yoktur, hem de zararlı olabilmektedir. Sadece bebeklerde doğum sonrası bandana kullanımının ilk 1 hafta faydası görülebilinmektedir.
YÜZÜNÜZE ESTETİK CERRAHİ MÜDAHALELER
Yüz
bölgesi, insanların diğer insanlarla iletişim kurarken direk olarak
kullandıkları ve en çok dikkat çeken anatomik bölgesidir. Yüz mimikleri
ile duygu ve düşüncelerimizi belli etmenin yanında, görünüşe olan katkı
nedeniyle en önemli estetik bölgemizdir.
Burun estetiği ameliyatları (Rinoplasti, nazoplasti)
Burun estetiği, Türkiye’de yapılan estetik amaçlı ameliyatlar arasında en ön sırada bulunmaktadır. Artan estetik ameliyatlarla birlikte burun estetiği ameliyatlarında da ciddi bir artış bulunmaktadır. Çok yapılmasına rağmen en zor estetik ameliyatlar da rinoplasti ameliyatlarıdır. Kalıcı, estetik ve iyi sonuçlara ulaşmak yanında hastanın var olan nefes sıkıntısını çözmek ya da sonradan nefes sıkıntısı yaratmamak ana amaçtır.
Burnun dış kısım şekil bozukluğu mevcutsa, sadece estetik amaçlı olan ‘rinoplasti’ ameliyatı, iç kısımdaki septumda problem varsa daha çok fonksiyonel olana; yani nefes alma problemlerini düzeltmeye yönelik ‘septoplasti’ ameliyatı, nefes alma sırasında burun kanatlarında yapışarak nefes problemi oluyorsa ‘ nazal valf’ cerrahisi, burun içinde et denilen konka dokularda nefes sıkıntısına yol açan büyüme mevcutsa ‘ nazal konka cerrahisi’ , septumda sağdan sola delik varsa ‘ septal perforasyon onarımı’ uygulanır. Fakat hastaların çoğunda burun iç kısım ve dış görüntü problemleri birlikte izlendiğinden bu ameliyatlar aynı seansta birlikte yapılır.
Burun estetiği, Türkiye’de yapılan estetik amaçlı ameliyatlar arasında en ön sırada bulunmaktadır. Artan estetik ameliyatlarla birlikte burun estetiği ameliyatlarında da ciddi bir artış bulunmaktadır. Çok yapılmasına rağmen en zor estetik ameliyatlar da rinoplasti ameliyatlarıdır. Kalıcı, estetik ve iyi sonuçlara ulaşmak yanında hastanın var olan nefes sıkıntısını çözmek ya da sonradan nefes sıkıntısı yaratmamak ana amaçtır.
Burnun dış kısım şekil bozukluğu mevcutsa, sadece estetik amaçlı olan ‘rinoplasti’ ameliyatı, iç kısımdaki septumda problem varsa daha çok fonksiyonel olana; yani nefes alma problemlerini düzeltmeye yönelik ‘septoplasti’ ameliyatı, nefes alma sırasında burun kanatlarında yapışarak nefes problemi oluyorsa ‘ nazal valf’ cerrahisi, burun içinde et denilen konka dokularda nefes sıkıntısına yol açan büyüme mevcutsa ‘ nazal konka cerrahisi’ , septumda sağdan sola delik varsa ‘ septal perforasyon onarımı’ uygulanır. Fakat hastaların çoğunda burun iç kısım ve dış görüntü problemleri birlikte izlendiğinden bu ameliyatlar aynı seansta birlikte yapılır.
Kulak estetiği ameliyatları (Otoplasti, kepçe kulak düzeltilmesi)
Kulak kepçesi ile kafatası cildi arası açının 25 dereceden fazla olması, bazı kulak kıvrımlarının yeterli belirginlikte olmayışı ve bazı kıkırdak dokuların fazla olması, kulakların gereğinden fazla belirgin olmasına yol açabilmektedir. Kepçe kulak deformitesi diye adlandırılan bu durum cerrahi olarak düzeltilebilinmektedir.
Kulak kepçesi ile kafatası cildi arası açının 25 dereceden fazla olması, bazı kulak kıvrımlarının yeterli belirginlikte olmayışı ve bazı kıkırdak dokuların fazla olması, kulakların gereğinden fazla belirgin olmasına yol açabilmektedir. Kepçe kulak deformitesi diye adlandırılan bu durum cerrahi olarak düzeltilebilinmektedir.
Göz kapağı estetiği ameliyatları (Blefaroplasti)
Üst göz kapağı şişkinlik ve sarkıklığı ile alt göz kapağı şişkinliği yorgun, depresif, yaşlı bir görüntü ortaya çıkarır.Alt ve /veya üst göz kapaklarında fazla ve sarkmış cilt, kas ve yağ dokularının çıkarılması veya onarılması işlemi blefaroplastidir. Ameliyatın amacı daha genç, daha dinç, daha canlı ve çekici bakışlar oluşturmaktır. Beraberinde kantopeksi, alın veya kaş germe, malar lift, yüz germe ameliyatı da sıklıkla uygulanır. Kombine ameliyatlar daha iyi sonuçlar verebilmektedir.
Üst göz kapağı şişkinlik ve sarkıklığı ile alt göz kapağı şişkinliği yorgun, depresif, yaşlı bir görüntü ortaya çıkarır.Alt ve /veya üst göz kapaklarında fazla ve sarkmış cilt, kas ve yağ dokularının çıkarılması veya onarılması işlemi blefaroplastidir. Ameliyatın amacı daha genç, daha dinç, daha canlı ve çekici bakışlar oluşturmaktır. Beraberinde kantopeksi, alın veya kaş germe, malar lift, yüz germe ameliyatı da sıklıkla uygulanır. Kombine ameliyatlar daha iyi sonuçlar verebilmektedir.
Yüz germe (Face lift) ameliyatlarıİnsanlar yaşlandıkça yüz bölgesinde bazı değişiklikler olur. Aslında çoğu zaman, yaşlanmanın ilk belirtileri yüz bölgesinde fark edilir. Yaşlanma yanında, güneş ışığı ve yerçekimi, etkilerini yüz bölgesinde gösterir. Yüz germe ameliyatları yaşlanmanın etkilerini geriye almak ve daha sağlıklı, dinç ve genç yüz görünümüne sahip olmak için yapılır. Çeşitli cerrahi yöntemler, yüz bölgesindeki çeşitli deformitelere göre uygulanabilir.
Alın ve kaş germe ameliyatları (Forehead ve brow lift)
Üst yüz bölgesinde olan kırışıklık ve sarkma gibi çeşitli problemler alın ve kaş kaldırma ameliyatlarıyla düzeltilebilinmektedir.
Üst yüz bölgesinde olan kırışıklık ve sarkma gibi çeşitli problemler alın ve kaş kaldırma ameliyatlarıyla düzeltilebilinmektedir.
Boyun germe ameliyatları (Neck lift)
Alt yüz bölgesi deformiteler genelde boyun germe ameliyatları ile yapılır. Yüz germe ameliyatları sırasında düzeltilmeyen problemli bir boyun bölgesi, ameliyat sonrası boyun bölgesinin daha sorunlu olarak görülmesine yol açabilmektedir. Bu nedenle yüz germe ameliyatları sırasında boyun germe mutlaka göz önünde bulundurulmalıdır. Boyun germe ameliyatının seyri sırasında liposuction, sarkmış cilt dokusunun gerilmesi, belirginleşmiş ve gevşemiş platisma kas dokusunun onarımı, sarkmış submandibuler tükrük bezinin asılması yapılabilir.
Alt yüz bölgesi deformiteler genelde boyun germe ameliyatları ile yapılır. Yüz germe ameliyatları sırasında düzeltilmeyen problemli bir boyun bölgesi, ameliyat sonrası boyun bölgesinin daha sorunlu olarak görülmesine yol açabilmektedir. Bu nedenle yüz germe ameliyatları sırasında boyun germe mutlaka göz önünde bulundurulmalıdır. Boyun germe ameliyatının seyri sırasında liposuction, sarkmış cilt dokusunun gerilmesi, belirginleşmiş ve gevşemiş platisma kas dokusunun onarımı, sarkmış submandibuler tükrük bezinin asılması yapılabilir.
Estetik çene cerrahisi (Ortognatik cerrahi)
Ortognatik cerrahi, alt çene (mandibula) ve/veya üst çenenin (maksilla) cerrahi olarak öne veya arkaya, yukarı veya aşağıya, sağa veya sola 3 boyutlu olarak hareket ettirildiği ameliyatlardır. Bu yöntemle gelişimsel çene problemleri, travma sonrası deformiteler ve uyku apnesi ile ilişkili problemler düzeltilebilir. Ortognatik cerrahinin amacı ideal çene ve diş kapanmasını sağlayarak yüz estetiğini optimize etmektir.
Ortognatik cerrahi, alt çene (mandibula) ve/veya üst çenenin (maksilla) cerrahi olarak öne veya arkaya, yukarı veya aşağıya, sağa veya sola 3 boyutlu olarak hareket ettirildiği ameliyatlardır. Bu yöntemle gelişimsel çene problemleri, travma sonrası deformiteler ve uyku apnesi ile ilişkili problemler düzeltilebilir. Ortognatik cerrahinin amacı ideal çene ve diş kapanmasını sağlayarak yüz estetiğini optimize etmektir.
Yüz protezleri
Doğuştan veya travma sonrası yüz kemiklerinde çökmeler ve asimetriler görülebilir. Bu deformiteleri düzeltmek için bazı implantlar kullanılabilir. Elmacık kemikleri ( zigoma), üst çene kemiği ( maksilla), alt çene ( mandibula) ucu ve köşesi ile burun sırtı en sık uygulanan bölgelerdir. Estetik amaçla kullanılabileceği gibi eksik kemik doku restorasyonu için de kullanılabilir.
Doğuştan veya travma sonrası yüz kemiklerinde çökmeler ve asimetriler görülebilir. Bu deformiteleri düzeltmek için bazı implantlar kullanılabilir. Elmacık kemikleri ( zigoma), üst çene kemiği ( maksilla), alt çene ( mandibula) ucu ve köşesi ile burun sırtı en sık uygulanan bölgelerdir. Estetik amaçla kullanılabileceği gibi eksik kemik doku restorasyonu için de kullanılabilir.
Ameliyatsız yüz gençleştirme
Yüz bölgesinde güneşin ve yılların etkisini, yaşlanmanın etkilerini ortadan kaldırabilmek için ameliyat dışı çeşitli çözümler uygulanmaktadır. Bunlar arasında botoks uygulaması ve dolgu maddeleri uygulamaları en ön sırada gelir. Ayrıca, lazer uygulamaları ile yüz gençleştirme, dermabrazyon, kimyasal peeling, hiperbarik oksijen ve ozon tedavisi, PRP tedavisi, kök hücre tedavisi uygulanabilen diğer yüz gençleştirme yöntemlerindendir.
Yüz bölgesinde güneşin ve yılların etkisini, yaşlanmanın etkilerini ortadan kaldırabilmek için ameliyat dışı çeşitli çözümler uygulanmaktadır. Bunlar arasında botoks uygulaması ve dolgu maddeleri uygulamaları en ön sırada gelir. Ayrıca, lazer uygulamaları ile yüz gençleştirme, dermabrazyon, kimyasal peeling, hiperbarik oksijen ve ozon tedavisi, PRP tedavisi, kök hücre tedavisi uygulanabilen diğer yüz gençleştirme yöntemlerindendir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder